Yeşiller: "Erdoğan’ın Anayasa değişikliğine HAYIR deyin!"
- Details
- Veröffentlicht: Donnerstag, 06. April 2017 01:20
- Geschrieben von Andreas Kamphenkel
Almanya’da Türk Anayasası için Referandum 27.3.2017 tarihinde başladı!
Geçtiğimiz yaz yaşanan darbe girişiminden buyana Türkiye’de OHAL hüküm sürüyor. O tarihten buyana içlerinde birçok hakim, savcı, öğretim üyesi, gazeteci de olmak üzere binlerce insan, darbeci, terörist ve benzeri oldukları gerekçesiyle tutuklandı, işlerinden uzaklaştırıldı. Basının % 90ı AKP hükümetinin denetimininde. Bu koşullar altında Türkiye’de 16 Nisan da halk anayasa değişikliği için oy kullanacak.
Almanya’da yaşayan 3 milyon Türk kökenli vatandaşın yarısı da seçmen olarak 27.3. tarihinden başlayarak konsolosluklarda oy kullanıyor.
Federal Alman Hükümeti, nazi benzetmesi hakaretlerine devam etmeleri halinde ve yapacakları konuşma başvurularında ve referandum sürecinde alman hukukuna aykırı hareket etmeleri halinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, hükümet ve AKP temsilcilerini yurt dışında oy kullanma iznini iptal edeceği konusunda uyardı.
Erdoğan’ın referandumunda en sorunlu noktalar:
Şu anda bile sürekli uzatılan OHAL kapsamında Cumhurbaşkanı Erdoğan, yayınlandığı andan itibaren geçerlilik kazanan kararnamelerle devleti yönetiyor. Bu kararnamelerin geçerliliğinin sürdürülebilmesi için sonradan meclis onayı gerekiyor.
Daha şimdiden, hükümeti eleştiren Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Can Dündar’ın kendi istediği yönde cezalandırılması için hakimlere baskı yapıyor.
Planlanan anayasa değişikliği Erdoğan Referandumu olarak tanımlanabilir. Çünkü burada belli bir çizgi takip edilmektedir: Anayasa değişikliğiyle tüm yetkiler başkanda yoğunlaşacak ve meclisin yetkileri kısıtlanacaktır. Hakimler - OHAL dışında da - başkanın ve meclisin denetimi altına alınacaktır.
Tüm güç ve yetki Başkan'da!
Başkan açıkça ve sınırsız olarak devletin tüm yürütme gücünü elinde tutacak (104). Kendisi başkan olacak ve başbakanlık makamı kaldırılacaktır (109). Böylelikle bakanlar kurulunun görevleri elinden alınmaktadır. Bakanlar, üst düzey yetkililer, Başkan tarafından atanacak ve azledilecek (104). Başkan kararnamelerle bakanlık kuracak, varolanı kaldıracak. Başkan kendi yardımcılarını kendi seçecek. Silahlı kuvvetlerin başkomutanı olarak silahlı kuvvetlerin görev ve operasyon kararlarını yanlız kendisi verecek (109). Bugüne kadar meclis adına barış koşullarında bakanlar kurulu tarafından atanan genel kurmay başkanı (117) yeni değişiklikle Başkan tarafından atanacak ve sadece ona karşı sorumlu olacaktır.
Başkan her 5 yılda bir olmak üzere en fazla iki kez seçilebilecek (101). Fakat meclisin 2. görev süresi boyunca seçim kararı alması halinde 116. maddeye göre 3. kez de aday olabilecektir. 101. maddeye göre başkanın partisiyle bağının kesilmesi kuralı kaldırılmaktadır. Bu değişikliklerle bir kişinin hem 15 yıl boyunca başkanlık yapması ve hem de partisinin başkanı olmasına olanak verilmektedir.
Meclisin denetim görevinin sınırlanması
Yürütme (hükümet) ve yasama (meclis) arasındaki dengede, meclisin hükümeti denetleme görevi kaldırılma derecesinde sınırlandırılmaktadır.
Bakanlar kurulu ve başbakana karşı gensoru hakkı, başbakanlık makamının kaldırılması nedeniyle başkana karşı açılması gerektiği için kaldırılmıştır (99).
Meclis soru önergeleri sadece yazılı olarak verilebilecektir (98). Meclis hazırlık soruşturmaları sadece başkan yardımcıları ve bakanlara karşı açılabilecektir. Yürütmenin en tepesindeki başkana karşı açılamayacaktır (98). Meclisin bakanlar kurulunu denetleme yetkisi kaldırılmaktadır(87) böylelikle başbakanın yerini alacak olan yürütmenin başındaki başkanı denetlemesi de kaldırılmaktadır.
Meclissiz yasama
Yeni yasayla kuvvetlerin ayrılığı ilkesi meclis olmadan başkana yasama görevini vermekte olduğu için zedelenmektedir. Yasal bir düzenlemenin olmadığı bir konuda, başkan kararname çıkararak onu yayınlayıp yürülüğe koyacaktır. Şu anda geçerli olan OHAL koşullarında bunun ardından meclisin onayının alınması gerekmektedir. Gelecekte ise, sadece meclis bu kararnameye aykırı bir başka yasa çıkarırsa, kararname geçerliliğini kaybedecektir (104). Yine 104. maddeye göre başkan yasa değişikliği amaçladığında idari düzenlemeler yaparak yürürlüğe sokabilecek ve gerekli gördüğünde anayasada değişiklik için halk oylaması isteyebilecektir.
Birlikte seçim
Meclis seçim periyodu 4 yıldan 5 yıla çıkarılıp başkanlık seçimiyle aynı hizaya çekilmiştir (77). Buna göre milletvekilleri ve başkan seçimi aynı günde yapılacaktır (77). Bu yolla başkanın partisinin aynı gün meclis çoğunluğunu sağlaması amaçlanmaktadır. Bu yolla USA ve Fransa da görüldüğü gibi başkanın farklı parti çoğunluğu ile karşılaşma riski ortadan kaldırılmaktadır. Başkanın kendisi meclis ve başkanlık seçimlerini düzenleyebilmektedir (116). Bu yolla meclisi fes edebilmektedir. 106. maddeye göre meclis 45 gün içinde yeniden seçilmek zorundadır.
Bağımsız yargı bağımlı hakimler
Yargının bağımsızlığı şu anda geçerli anayasaya göre yüksek hakimler ve savcılar kurulu ile sağlanmaktadır. Yasa değişikliği ile bu merci işe alma, işten çıkarma atama terfi kısaca hakimlerin statü ve kariyerleri ile ilgili karar verici role sahip olmaktadır (159). Bu kurulun küçültülüp bileşiminin değiştirilmesi hakimlerin bağımsızlığını ortadan kaldırmaktadır.
Bugüne kadar yüksek hakimler ve savcılar kurulu 22 üyeden oluşmakta ve dördü cumhurbaşkanı, üçü yargıtay, ikisi danıştay biri hukuk fakülteleri yedisi adli mahkemeler ve üçü idari mahkemeler tarafından seçilmekteydi, Yeni yasada 13 üye bulunmaktadır. Kuruldaki adalet ve devlet bakanı Başkan tarafından seçilecektir. dördü yine başkan tarafından yedisi meclis tarafından seçilecektir.
Böylelikle başkan aynı zamanda mecliste çoğunluk olan partisinin de başında olabileceği için, hakimler hakkında hiç engelsiz işlem yapılabilecek ve onları yargılayabilecektir.
Genel değerlendirme
Anayasa değişikliği kuvvetlerin ayrılığı ilkesi yasama (meclis), yürütme (hükümet), yargı(mahkemeler) ve bunların birbirini karşılıklı olarak denetleme işlevini ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Oysa bunlar demokratik hukuk devletinin ayrılmaz unsurlarıdır.
Buna karşın yeni yasa başkana, çoğunluk partisinin de başkanı olarak tek başına hakimiyet, ve uygulamada diktatörlük olanağı veriyor.
Almanya’da buna benzer bir anayasa değişikliği girişimi, anayasa ya aykırı olup tüm devlet oraganları tarafından karşı çıkılan ve engellenen bir girişim olurdu.
Yeşiller: "Erdoğan’ın Anayasa değişikliğine HAYIR deyin!"
Erdoğan Almanya’da yaşayan Türkleri tek başına hakimiyet hedefi adına rehin almıştır. Erdoğan’ın gerginlik tırmandırma politikasının bedelini onlar ödeyecektir. Şimdiden çifte vatandaşlık ve Almanya’ya karşı sadakat şüpheleri dile getirilmektedir.
Biz bağımsız ve ekonomik yönden güçlü bir Türkiye istiyoruz, Alevi, Sünni, Kürt, Ermeni, Erdoğan yanlısı, Erdoğan karşıtı kim olursa olsun herkesi içinde barındıran bir ülke!
Tüm dünyada tanınan ve saygı duyulan güçlü bir Türkiye istiyoruz!
Bu nedenle Erdoğan’ın anayasa değişimine açık ve net bir HAYIR zorunluluktur!
‘Hayır’ aynı zamanda Türkiye'nin geleceği için ve Almanya ve Avrupa da barış içinde birlikte yaşam için ‘Evet’ demektir!
Erdoğan’ın anayasa değişikliği konusunda görüş bildirimleri, Yeşillerin referandumla, Avrupa ve Almanya'nın Türkiye politikaları ile ilgili konuları, Cem Özdemir'in ‘Sagt # Nein Zum türkischen Verfassungsreferandum” videosuna türkce ve almanca olarak aşağıdaki adresten ulaşabilirsiniz:
https: //www.gruene.de/ueber-uns/2017/referandum-in-der-tuerkei-nein-zu-erdogans-verfassungsaenderung.html?pk_campaign=referandumtuerkei-auch-neu.